Yazımızın bu ilk bölümünde açık ve net olarak ifade edelim ki, Muharrem İnce şunu çok iyi bilmelidir. 24 Haziran Gecesini aydınlatamayan Muharrem İnce siyasi bir mevtadır. Boşu boşuna parasını harcamasın. Gitsin anasının dizinin dibine emeklilik hayatı yaşasın.
24 Haziran 2018 tarihinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi aslında sadece bir cumhurbaşkanlığı seçimi değil, cumhuriyet ve kazanımlarının yasal olarak da elden çıktığı tarihin adıdır. Bu tarihte hedefine adım adım gitmeye devam eden Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına CHP Cumhurbaşkanı adayı olarak Muharrem İnce’yi çıkarmıştı.
Zaman dar olsa da Muharrem İnce çok hızlı bir çalışma ile rüzgarı arkasına almış ve artık halkın üzerine çökmüş olan umutsuzluk kabusunu yavaş yavaş dağıtmaya başlamıştı. İlk 15-20 günden sonra halk parlementer demokratik sistemin yeniden inşa edileceğine, cumhuriyetin tek tek yok edilen kazanımlarının tekrar geri getirileceğine inanmaya başlamıştı.
Kendisine de bir mail attım. Hiçbir oluşum ve hareketin daha çıkmadan olumsuz olarak nitelendirilip yok edilmesi taraftarı değilim. Ancak Muharrem İnce 24 Haziran gecesi ile ilgili kafalarda oluşan soruları silmediği müddetçe hiçbir hareketini başarıya ulaştırması mümkün değildir. Şimdi bu süreci adım adım mercek altına almaya çalışalım.
2002 yılından beri ilk defa halkımız bu düzenin devam etmeyeceğine inanmıştı.
2002 yılından beri muhalefetin sadece seyrettiği, eleştirmekten başka bir şey yapmadığı cumhuriyet ve onun değerlerinin tekrar geri kazanılacağına inanmıştı
2002 yılından bu tarafa halkımız kutuplaşmanın yarattığı ağır travmadan kurtulabileceği umuduna sahip olmuştu.
2002 yılından bu tarafa ilk defa insanlar dozu yavaş yavaş artırılan bir şekilde özel hayatlarına yapılan müdahalelerin son bulacağına inanmıştı.
2002 yılından bu tarafa halkımız ilk defa özgürlük kelimesinin meydanlarda ete kemiğe büründüğünü hissetmeye başlamıştı.
2002 yılından bu tarafa halkımız inançlı ama sosyal demokrat bir insanın da ülkeyi yönetebileceğine inanmıştır. ( Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul seçimlerini kazanmasının altında yatan nedenlerden birisi budur)
Muharrem İnce 24 Haziran gecesi aslında Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmedi.
Kendisine oy veren insanların umutlarını yok etti.
Belki de AKP ve MHP’ye oy verenlerin dışında kalan herkes o gece en ağır travmayı yaşadılar. Belki de ilk defa nerede ise 15 yıldır yeşerttikleri umutları o gece yine yok olmuştu.
Bu yok oluşun sadece seçim kaybetmekle de ilgisi yoktu.
Meydanlarda halka aşıladığı Güvenilir ve sözünün eri Muharrem imajını da yok etmişti.
Seçim gecesi Yüksek Seçim Kurulu’nun önünde sandalye atıp herkesin oyuna sahip çıkacağını iddia eden Muharrem İnce’den eser yoktu o gece. Beni ancak o gece jiletle kazırsınız diye gürleyen Meral Akşener’den de eser yoktu o gece.
Saatler saatleri kovalarken hiç kimseden tek bir ses çıkmıyordu.
İnsanlar açıklama bekliyordu. İddia ediyorum o gece Muharrem İnce saat 24.00 gibi YSK’nın önünden “Ben buradayım ve kesin sonuçları alana kadar buradan ayrılmayacağım, içinizi ferah tutun” diye bir açıklama yapsaydı onunla YSK’nın önüne gelecek milyonlarca insan vardı.
İşte o gece “Adam kazandı” mesajı yerine YSK’nın önünden Oylar çalındı ama seçimin sonucuna tesir edecek kadar değil” açıklaması yerine oylar çalınmıştır ve tek bir oyumuz zayi olmadan tutanaklara işlenene kadar buradayız açıklamasını yapsaydı, milyonlar ona aynen şunu söyleyecekti. Bırakmak yok, devam ediyoruz. Ve netice aynı İstanbul seçimlerinde olduğu gibi olacak ve ikinci turda seçim kazanılacaktı.
Yazımızın bu ilk bölümünde açık ve net olarak ifade edelim ki, Muharrem İnce şunu çok iyi bilmelidir. 24 Haziran Gecesini aydınlatamayan Muharrem İnce siyasi bir mevtadır. Boşu boşuna parasını harcamasın. Gitsin anasının dizinin dibine emeklilik hayatı yaşasın. Bu insanlara yaşattığı travma öyle kolay unutulacak bir travma değildir.
Otelde içmiş, içmiş sızmış açıklama yapacak hali kalmamış.
MİT o gece Muharrem İnce’yi kaçırmış gibi dedikoduların hafızalardan silinmesi ve 24 Haziran travmasının atlatılması kolay değildir.
Muharrem İnce siyaseten bir yolculuğa çıkacaksa 24 Haziran gecesini aydınlatmak zorundadır. Aksi takdirde tekrar ediyorum. Boşuna parasını pulunu harcamasın.
NOT: İkinci ve son bölümde CHP ve Muharrem İnce ne yapmalı sorusunun cevabı aranacaktır.