SanatYaşam

Kemal Sunal’ın Bu Ülkeye Tuttuğu Ayna.

Bana göre mizahın elçisiydi.
Muhteşem bir insandı.
Bu topluma ayna tuttu.
Herkes onun aynasında kendini seyretti.
Filmleri o yüzden çok tuttu.

Kemal Sunal filmlerini bilirsiniz.
Onun filmleri çıktığında neredeyse her meslek gurubu ayağa kalkardı.
Örneğin; apartman sakinlerinin gazete eklerini yürütüp kupon toplayan kapıcı rolünü oynadığında “Kapıcılar odası” açıklama yapardı.
Kapıcılık mesleği kutsal bir meslektir. Bu mesleğin aşağılanmasına müsade etmeyiz. Kemal Sunalı ve bu filmi yapanları kınıyoruz.

Ardından polis filmi çekerdi.
Trafik kurallarını çiğneyen bir adam, ruhsatın arasında unutmuş gibi para koyardı.
Polis evrakları incelerken göz göze gelinir ve oradan o para alınırdı.
Teşkilat ayağa kalkardı. Can güvenliğini sağlayan polis teşkilatı küçültülemez, aşağılanamaz. Bu filmi çekenleri kınıyoruz.

Ardından banker olurdu.
Milyonlarına alınteri dökmeden milyonlar kazandırmak için kaç takla atmaya hazır olduğumuzu adeta yüzümüze vururdu.
Milli piyangodan para kazanmış fakir birine diğer insanların nasıl yalakalık yaptığını anlatırdı.
Aslında hayatı boyunca bu milletin yüzüne ayna tuttu.
Aslında insanlar onun filmlerini seyrederken kendilerini gördüler ve aslında ağlanacak hallerine güldüler.

Bir cenaze namazı kılınır camide. Çok kötü giyinmiş bir imam.
Doğru dürüst okuyamıyor.
Hemen din adamları ayağa kalkardı. İmamlık mesleğini kimse küçük düşüremez.
Bu kutsal mesleği aşağılayanları kınıyoruz.
Oysa köydeki imam ezan okunmadan 5 dakika önce tarladan gelmiş ya da ahırda ineklere bakmış.
Abdestini almış ahır kokan kıyafetle camiye gelmiş ve namazını kıldırmıştır.

Kısaca işçisine vermesi gereken parayı ona vermeyip o parayı sekreteri ile alemlerde yiyen patron tiplerini, tapuda rüşvet yiyen memuru, hastanede kuyruk beklerken sırasını satan uyanığı, okula çocuğunu kayıt yaptırmak için giden ama bağış adı altında soyulup soğana çevrilen veliyi, miras paylaşılırken haksızlık yapan akrabayı, seçmeninin kapısına seçimden seçime gelen ve kasasını dolduran siyasetçi tiplemelerini oynayarak sanat hayatını zirvede bitirdi Kemal Sunal.

Bana göre mizahın elçisiydi.
Muhteşem bir insandı.
Bu topluma ayna tuttu.
Herkes onun aynasında kendini seyretti.
Filmleri o yüzden çok tuttu.

Bugün meslek ahlakımız zedeleniyor diye ayağa kalkanlar, meslek ahlakımızı meslektaşlarımız yok edemez diyerek ayağa kalmış olsalardı, devletin kasasından bir gecede milyon dolarla gitmez, koltuklar saltanat sürmek için ve köşeyi dönmek için araç olmazdı.
Din bu kadar kullanılmaz, paraya çevrilmezdi.

Rahmetler olsun sana büyük sanatçı.
Hepimizin yüzüne ayna tuttun ve ne kadar utanmaz olduğumuzu bize gösterdin.
Biliyor musun? Biz hala senin filmlerini seyrediyor ve hala utanmıyoruz.

İlgili içerikler
Kişisel GelişimYaşam

Ölüm ve Doğum -3-

Kişisel GelişimYaşam

Ölüm ve Doğum -2-

Kişisel GelişimYaşam

Ölüm ve Doğum -1-

DünyaYaşam

Ruhumuzun Sesi mi, Zihnimizin Sesi mi?

Paylaşımlardan anında haberdar olmak istiyorsan abone ol!